Birleşmiş Milletler (BM) İnsan Hakları Yüksek Komiseri Volker Türk, İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarına ilişkin, “İsrail’in 4 haftadır Gazze’ye yönelik bombardımanında kullandığı yüksek etkili patlayıcı silahların etkileri nüfusun yoğun olduğu bölgede açıkça görülüyor” “Savaş formülleri ve araçları derhal durdurulmalı, saldırılar araştırılmalıdır” dedi.
BM İnsan Hakları Yüksek Komiseri Volker Türk, Ürdün’ün başkenti Amman’da düzenlediği basın toplantısında İsrail’in Gazze saldırılarında hayatını kaybeden Filistinlilere değindi. Türk, “Hamas’ın 7 Ekim’de İsrail’e yönelik saldırıları hepimizi öfkelendirmelidir. Ancak işlenen suçlardan hiçbir sorumluluğu olmayan insanlara acı çektirerek kalıcı barış ve güvenliğin sağlanamayacağı açıktır. Bu eşi benzeri görülmemiş bir olaydır ve yürek parçalayıcı bir durum.” Saldırılarda İsrail’in kullandığı silahlara dikkat çeken Türk, “İsrail’in Gazze’ye yönelik kapsamlı bombardımanının, nüfusun yoğun olduğu bölgelerde yüksek kapasiteli patlayıcı silahların kullanılması ve onbinlerce binanın yıkılması da dahil olmak üzere, büyük bir saldırı olduğu açıktır. insanlık ve insan hakları açısından yıkıcı etkileri vardır.” İsrail güçlerinin, nüfusun yoğun olduğu Gazze’de 4 haftadır gerçekleştirilen bombardımanda kullandığı bu tür silahların etkileri açıkça görülüyor. İsrail’in bu tür savaş yöntem ve araçlarına derhal son vermesi ve saldırıların soruşturulması gerekmektedir” dedi. Cibaliye, Gazze kenti, Bureij, Nuseyrat’taki yerleşim alanlarına yönelik saldırılar da dahil olmak üzere Gazze genelindeki saldırıları izlemeye devam ettiklerini belirterek, Maghazi ve Khan Yunus’un yaşadığı ve çok sayıda can kaybıyla sonuçlanan olayları anlatan Türk, şöyle konuştu: “Gazze kentindeki hastanelere ve çevredeki hastanelere yönelik saldırılar, özellikle bölgenin en büyük iki hastanesi (Beit Lahya’daki Endonezya Hastanesi ve Şifa) etrafında yoğunlaşıyor. Gazze Şehri Hastanesi). Ancak yolların tahrip edilmesi de dahil olmak üzere çevredeki bölgelere yapılan saldırılar hastanelere erişimi zorlaştırıyor. Aralarında Kudüs ve Şifa Hastaneleri’nin de bulunduğu çok sayıda hastaneye tahliye emri geldi. Ancak Dünya Sağlık Örgütü’nün uyardığı gibi, tüm sağlık sisteminin çöktüğü ve Gazze’nin güneyindeki hastanelerin de çöktüğü bir ortamda böyle bir tahliye ölüm cezasıdır. Daha fazla hasta kabul edecek kapasitemiz yok” dedi.
“Toplu cezalara son verilmeli”
Türk, “Gazze’ye hava, kara ve deniz saldırıları devam ederken, bir ayı aşkın süredir devam eden kuşatma Gazzelilerin temel ihtiyaçlarını karşılamalarını, açıkçası hayatta kalmalarını zorlaştırdı. Her türlü toplu cezalandırma” dedi. durdurulmalı, siviller İsrail Savunma Kuvvetleri tarafından belirlenen ‘güvenli bölgeye’ nakledilmelidir.” Taşınma talepleri de son derece endişe verici. Tek taraflı olarak yapıldığında ‘güvenli bölge’ olarak adlandırılan bölge sivillere yönelik riskleri artırabilir ve güvenliğin somut olarak garanti edilip edilemeyeceği konusunda soruları gündeme getirebilir. Şu anda Gazze’nin hiçbir kısmı güvenli değil, Gazze Şeridi’nin her yerinden insanlar “Saldırı haberleri geliyor. Ayrıca, nerede olurlarsa olsunlar sivillerin uluslararası hukuk kapsamında korunduğunun da kesinlikle açık olması gerekiyor” dedi.
İsrail hükümetinden Filistinlilere ‘şiddeti durdurma’ çağrısı
Türk, “Ayrıca İsrailli yetkililere, Batı Şeria’da her gün İsrail güçleri ve İsrailli yerleşimciler tarafından şiddete, kötü muameleye ve tutuklamalara maruz kalan Filistinlilerin korunmasını sağlayacak tedbirlerin alınması yönünde acil çağrıda bulunuyorum. İsrail yetkilileri, üzerlerine düşeni yerine getiriyor. İşgalci güç olarak Filistin halkını savunma yükümlülüğümüz var.” “Güvenlik güçlerini, Filistin halkının yerleşimci şiddetine karşı korunmasını sağlamak için açık emirler vermeye ve bunu yapmayanlardan hesap sormaya çağırıyorum” dedi. Ateşkes çağrısında da bulunan Türk, “Tarafları daha fazla geciktirmeden ateşkese ulaştırmak için etkili ülkelerin her zamankinden daha fazla çalışması gerekiyor. Şiddeti durdurun.”
İki devletli çözüm vurgusu
Türk, “Bu krizin çözümü işgalin sona erdirilmesi ve Filistinlilerin kendi kaderini tayin hakkına tam olarak saygı gösterilmesidir. Defalarca söylediğim gibi şiddetin sona ermesi için işgalin sona ermesi gerekiyor. Ülkeler gereken her şeyi yapmalı.” Tüm Filistinliler ve İsrailliler için sürdürülebilir bir barışın sağlanmasına yönelik çabalar.” . -AMMAN
